YUSUF CAN'IN HİKAYE KİTABI // ÇAMLICA ÇOCUK YAYINLARI

24 su şişeleri koymuş. Yiyeceklerini önceden annesiyle hazırlamış. El fenerini çadırın tavanına asmış. Zaten akşam olur olmaz ışıkları kapatmış. O şekilde bir ortam oluşturarak bol bol kitap okumuş. Ara ara ailesine telefondan deniz sesi açtırmış, onu dinlemiş. Bir de kampa davetsiz misafir gelmiş. Can’ın davetsiz demesine bakmayın. Davetsiz misafir dediği, evin kadrolu kedisi Minik. Ben de minderlerle, yastıklarla çadırımı yaptım. Ama üçgen bir şekil verdim çadırıma. Üstüne de yorgan örttüm. Çadırımın kapısı yoktu. Yani açık kapılı, ferah ferah olsun istedim. Balkondaki bütün bitkileri odaya getirdim. Özellikle çadırımın etrafına koydum onları. Kalan birkaç taneyi de odanın içine yerleştirdim. Ben çayı çok severim. Annemle birlikte çay demledik. Sonra termosun içine koyduk. Akşam yemeğini kampımda değil de sofrada yedim. Kahvaltımı kampımda yapma fikri bu esnada aklıma gelmişti. Kendime sandviç de hazırladım. Termos ve sandviçimi de yanıma alıp kampıma çekildim.

RkJQdWJsaXNoZXIy NTY0MzU=